29 Mart 2013 Cuma

İşte Yeni Sınıfımız!..

vee işte büyük gün geldi. günlerdir uğraştığımız yeni sınıfımız artık hazır. şimdi ilk girdiğimiz oyun salonuyla şimdiki yeni sınıfımız arasındaki farkı görebilmek için 'öncesi-sonrası' fotoğraflarını yayınlıyoruz. :)



yeni aldığımızda oyun salonun bi köşesi bu şekilde ayrılmış ve müdüriyet yapılmıştı. öncelikle sürgü kapıyı kaldırdık ve masaları başka bir yere taşıdık, çünkü bu köşe bizim okuma ve puzzle köşemiz olacaktı.





kapıdan girince ilk oyun evimizi göreceksiniz. orada önceden televizyon duruyordu. ama bize göre bir sınıfta televizyonun bulunmasını gerekliliği tartışmalı bir konudur. biz bulunmamasını tercih ettik.







ve atölyemiz.. top havuzunu kaldırdık, kapalı balkona bir kapı açtık ve sınıfımızın atölyesini oraya kurduk. envai çeşit malzeme bu atölyede mevcut. projelerimizin malzeme kaynağı işte burası. 

duvarlarımızı beyaza boyadık (maviyi kapatmak çok zor oldu :)) perdeleri tülleri çıkarıp hepsini ışık kesen storlarla değiştirdik (projelerde karanlığa ihtiyaç olacak) parkeleri temizlettik, cilalattık, bir çok yeni malzeme aldık, oyuncaklar aldık ve yeni sınıfımız karşınızda :)) fotograflar ne kadar gerçeği yansıtır görmeniz lazım. Onun için musait bir zamanınızda buyrun ağırlayalım sizi. sınıfımızı ve mekanımızı canlı görün.







8 Mart 2013 Cuma

peki içerik nasıl?


Okulumuzu güzelce tanıtıyoruz iyi güzel hoşta asılönemli olan içeriğinin ne kadar çocuk merkezli olduğu. Biz neler yapıyoruz,çocuğa nasıl bakıyoruz derseniz işte böyle;

Çocuk;
Howard Gardner’ın çoklu zeka kavramı programımızıntemeli diyebilirim. Atölye ve proje çalışmalarından oluşan bir program; sanatınher bir alanını da içine alarak çocukların bilişsel gelişimi, dil gelişimi,sosyal gelişimi, fiziksel ve kas gelişimini en iyi ve olması gereken şekildedesteklemekte. Bunun içerisine, her türlü sanat çalışması (kil, alçı, her çeşitboya, farklı dokulu kağıtlar, kumaşlar…) drama, müzik, kukla, gölge, ışık gibiaraçlar girmekte. Her çocuğun öğrenme dili de, kendisini ifade edebilme dili defarklı olduğundan ona ihtiyacı olan malzemeleyi, yolu ve araçları sunmakzorundayız; keyifle ve heyecanla öğrenebilsin diye.

Çocuktançıkan bir müfredatımız var. Konularıana başlıklar halinde belirlemiş olsak da gün içerisinde konunun ne yöne doğruilerleyeceği ya da hangi malzemelerle çalışılacağına çocuklar karar veriyor. Çocuklarınkonuşmaları, aile içi gelişmeler ya da çocuğun özel ilgi alanları en önemlikonu geliştirici alanlarımız (dinazorlar, gölge, su birikintileri gibi).Öğretmenler çocukların fikirlerini planlayıp projeyi geliştirme konusunda dayine onlarla birlikte çalışmaktalar.

Projeçalışmaları da aynı müfredatgibi çocuk merkezli ve çocuktan çıkan fikirlerle gelişiyor. Konununderinleşmesi çocukların karar verdiği şekilde ve o yönde oluyor. Projeyi nasılyapılandıracaklarına, kimin hangi bölümde ve ne şekilde çalışacağına kendilerikarar veriyorlar. Buradaki hedefimiz aşırı yönlendirici bir müfredatoluşturmamak. Projeler; konusuna ya da çocukların ilgi alanlarına göre birhafta devam edebildiği gibi tüm bir sene de sürebiliyor.

Programın en önemli parçalarından biri de takım çalışması.Çocukların bilişsel gelişimiaçısından grup çalışması yapabilmeleri oldukça önemli. Minik MucizelerAkademisi’nde çocukları diyalog kurabilme, kritik yapabilme, karşılaştırma,müzakere etme, hipotezler üretme ve problem çozebilme konularındayüreklendiriyor ve destekliyoruz. Çocukların hem bir gruba ait olma ve aidiyetduygusu geliştirmeleri, hem de kendi özgünlüğünü farkedebilmesi bizimönceliklerimizden.

Çocuğa insiyatif vermek ve kararlar almasınısağlamak öz güven gelişimi ve okul öncesi dönemde içinde bulundukları kişilikoluşumunda onlara yapabileceğimiz en büyük güzelliktir ;). Aynı zamanda grupiçinde kendisine sağlıklı bir yer edinebilmesi açısından da önemli.


Sınıflarve çevre;

Bunlarla birlikte çocukların içerisindebulundukları çevreyi üçüncü öğretmen olarak görmekteyiz. Öğretmenler sınıfıçocukların gruplar halinde çalışabildikleri, malzemelere erişimlerinin kolayolabileceği şekilde düzenliyorlar. Sınıflarda çoğunluğu doğal malzemelerdenoluşan pek çok yapboz, denge oyunları, ahşap bloklar ve legolar olduğu gibiçocukların özel alan ve mahremiyet duygularına saygı duyulabilecek şekildehazırlanmış köşeler ve oyun evleri bulunmakta. Bununla birlikte her sınıfınkendine özel bir atölye alanı var ve burada yapacakları çalışmalardakullanabilecekleri her türlü malzemeyi bulabilmekteler.
Atölyedeki malzelemerimizin bazıları; denizkabukları, farklı renkli topraklar, kozalak, ağaç kabuğu, kum, ahşap plakalar,farklı boyutlarda teller, kil, keçe, kumaş, ip, kuru yapraklar, meşepalamutları, dal parçaları, süngerler, oyuncak parçaları, değişik genişlikte vebüyüklükte borular, alçı, boyalar, renkli boncuklar, mıknatıslar, conta,civata, vida türü malzemeler listemizin sadece bir kısmını oluşturmakta.Bununla birlikte sınıflarda ışıklı masa, aynalı masa, tepegöz, projeksiyon,büyüteçler gibi pek çok farklı eşya da bulunmakta.

Sınıf düzeni ile birlikte “doğa” çocuklar için en eğlencelive heyecan verici oyun ve keşif alanı. Bu sebeple okulumuzun yakınında bulunanbir koruya haftada iki gün keşif gezileri yapacağız. Projelerimizi ağaçlarlabağlayacak, meşe palamutlarını sınıfımıza taşıyacağız ve daha neler neleerrr…

Öğretmenlerimiz;

Öğretmen öncelikle çocuktan öğrenen, ondan çıkanfikirleri ve görüsleri kabul edip onu asiste eden, zorlandığında yardımcı olankişi olarak görülmektedir. Aynı zamanda “araştırmacı-ögretmen” kimliğigeliştirmektedir. Bu bağlamda öğretmenler iyi bir dinleyici, gözlemleyici vebunları anlamlı bir şekilde bir araya getirip dökümante edebilen kişilerdir.Bununla birlikte çocuklara sık sık soru sorarak, zaman zaman kafa karıştırarakkonuları daha derinlemesine düşünmelerini sağlayan kişi olarak dagörülmektedirler.
Bu bağlamda öğretmenin rolü;

·     “öğrenmedeneyimini” çocukla birlikte gerçekleştirmek,
·     Çocuklarasürekli sorular sorup zaten içlerinde bulunan doğal merakı daha da geliştirmek,
·     Sınıfı çocuklarve projeler için kullanışlı hale getirmek,
·     Tepegöz,fotoğraf makinesi gibi ekipmanların nasıl kullanılacağını çocuklara göstermekve sonraki zamanlarda da ihtiyaç halinde çocukları asiste etmek,
·     Çocukları,fotoğraf, video ve ses kayıt araçlarını kullanarak dökümante etmek,
·     Çocuklaraöğrenme ve tecrube etme arasındaki bağlantıyı görmeleri konusunda yardımcıolmak,
·     Çocuklarınbilgilerini sunuma dayalı (atölye çalışmaları) yöntemlerle göstermelerikonusunda yardımcı olmak,
·     Ev, okulve toplum arasındaki bağlantıyı sınıf içerisine taşıyabilmek ve bunularıprojelere yansıtabilmek şeklindedir.

Çocukların gelişimlerinin takip edilebilmesiaçışından dökümantasyon sistemde önemli bir yere sahip. Bu hem öğretmen veçocuk hem de veli tarafından çocuğun gelişiminin takibi açısından da önemli.Çocuğun nereden başladığı ve nereye gittiğinin tespiti, özel bir yolharitasının çizilmesinden, öğrenme şeklinin tespitine kadar pek çok şeyinanlaşılmasında bize yardımcı olmakta. Aynı zamanda bu dökümantasyonu psikolojikaçıdan çocukların değerlendirilmesinde de aktif bir şekilde kullanıyoruz. Çocuklarındeğerlendirilmesinde ihtiyaç görülmedikçe gelişim testinden başka bir testkullanmıyoruz. Değerlendirme tamamen sınıf gözlemleri ve çocuğun diğer sosyalortamlardaki davranışları ile şekilleniyor. Rutin yapılan veli görüşmeleri,aylık seminerler, her ay sonunda çocuk için psikologlar tarafından düzenlenmişbir aylık durum raporu, çocuklar için aylık kitap önerileri ebeveynlerindüzenli olarak alacakları hizmetlerden sadece birkaçı.

Aynı zamanda ev-okul-toplum üçgeninde öğrenmeyidesteklediğimizden uygulanan program ekseninde veliler ile yapılacak workshopve toplantılar da planlamaktayız.

Minik Mucizeler Akademisi (MiMA)
Beyza...




4 Mart 2013 Pazartesi

başladık :)



bugün ilk pazartesi günümüzü geçirdik :) değişiklikler yapmaya başladık. önceliğimiz işlerliği hiçbir zaman bitmeyen mutfaktı tabii ki!.. ilk işimiz metal tabak ve bardakları kaldırmak oldu :) amerikan servisleri de sevmedik ve onlardan da kurtulduk :) yerine masa örtülerimizi örttük. yeni porselen tabaklarımız ve kalın cam bardaklarımızla yepyeni bir sofra kurduk. henüz yemek ve temizlikle ilgilenecek bir teyzemiz olmadığı için yemekleri de bendeniz yapıyorum. kişi sayısı ve porsiyon büyüklüklerini tutturmakta zorlandım ama arttı bile :D  
çok eski bir hava veren bu tabak ve bardakları kullanmıyoruz artık. çocuklarımızdan hemen geri dönüş aldık :)) daha sandalyeleri de yenileyeceğiz. yemek konusunda da porsiyonları daha rahat ayarlayabilirsem bakalım başlangıç için epey büyük iş halletmiş sayacağım kendimi. mutfak dolapları, kapkacak, erzak depolayacak kavanozlar vs her şeyleri elden geçiriyoruz. tencereleri yeniliyoruz. sağlığa zararlı her şeyi mutfaktan uzaklaştırıyoruz. 

mesela mutfak alışverişimizi kendi evimizle beraber yapıyoruz. olabildiğince hazır bir şey almıyoruz ve kendimiz hazırlıyoruz. ikindi kahvaltılarını özellikle paketli bir şeylerle geçirmek istemiyoruz. anaokullarının çoğunda  velilere gösterilenlerle çocuklara verilenler birbirinden farklı oluyor. biz kendi çocuklarımızı sağlıklı ortamlarda yetiştirebilmek adına bu işe girdiğimiz için bu konudaki hassasiyetimizi bütün çocuklar için aynı ölçüde görebileceksiniz. 

yoğurdumuzu burada mayalayacağız. ekmeğimizi kendimiz yapacağız. taze sıkılmış meyve suları içeceğiz. doğal malzemelerle, organik gıdalarla ve keşiflerle geçireceğiz günlerimizi.

yine çok heyecanlandım. hemen aşağıda yeni soframız :) daha neler neler olacak :) takipte kalın ;)

büşra :)